25 Şubat 2017 Cumartesi

Koşullu Salıverilme Şartları

Koşullu salıverilme hiç şüphesiz gerek mahkumların gerek mahkum ailelerinin cezanın infazı sürecinde en büyük beklentilerinin başında gelmektedir. Fakat bu ceza hukuku kurumu cezaların caydırıcı etkisini yok etmemek adına belli başlı şartlar gerektirmektedir. Bu şartlara geçmeden önce koşullu salıverilme nedir onu kısaca açıklayalım. Koşullu salıverilme hükmolunan cezasının belli bir kısmını iyi halli olarak geçiren hükümlünün bir takım şartların sağlanması halinde cezasının kalanını toplum içinde çekmesine olanak tanıyan bir ceza hukuku kurumudur. Koşullu salıverilme kurumunun temel amacı hiç kuşkusuz topluma zararı dokunmayacak mahkumların sosyal hayata geri dönerek adapte olmaları ve buna ek olarak mahkum ailelerinin cezaya bağlı ortaya çıkacak sorunlardan korunması şeklinde sıralanabilir. Bu kadar önemli bir ceza hukuku kurumunun benzer özellikler gösteren bir başka ceza hukuku kurumu olan denetimli serbestlik ile karıştırılmaması gerekir. Denetimli serbestlik ise kanunda belirlenen bir süre çerçevesinde hükümlünün cezasının belli bir kısmını sosyal hayat içerisinde çekmesine olanak tanıyan ceza hukuku kurumudur. Bu iki ceza hukuku kurumunun bu kadar benzer özellikler göstermesinin de bir sonucu olarak koşullu salıverilme kurumu toplumun geneli tarafından tam olarak anlaşılmamaktadır. Bu durumun da bir sonucu olarak koşullu salıverilme şartları hakkında birçok soru ile karşı karşıya kalmaktayız. Bu soruları kısaca şartlı tahliye 2017 yılında farklı hükümlere mi tabi olacak koşullu salıverme madde kaçta düzenlenmiştir koşullu salıverme ve denetimli serbestlik arasında ne farklar vardır koşullu salıverme dilekçe örneği nasıl yazılır şartlı tahliye yasası değişecek mi koşullu salıverilme nedir şeklinde sıralayabiliriz.


Koşullu Salıverilme Nedir

Öncelikle, koşullu salıverilme nedir sorusu koşullu salıverilme şartlarını açıklamadan önce yanıtlanması gereken bir sorudur. Koşullu salıverilme nedir sorusuna verilecek olan en güzel cevap koşullu salıverilme bir başka deyişle şartlı tahliye cezasının bir kısmını bir ceza infaz kurumunda iyi halli olarak tamamlayan hükümlünün cezasının kalan kısmını kanun koyucunun belirlemiş olduğu şartlar çerçevesinde sosyal hayata entegre bir şekilde toplum içerisinde çekmesine imkan tanıyan bir ceza hukuku kurumudur şeklinde olacaktır. Fakat bu noktada dikkat edilmesi gereken husus koşullu salıverilme kurumunun denetimli serbestlik kurumu ile karıştırılmaması gerekliliğidir. Denetimli serbestlik kurumu kanun koyucu tarafından belirlenen bir denetim süreci boyunca kişinin cezasını toplum içinde ve sosyal hayata entegre bir şekilde tamamlamasına imkan tanıyan bir ceza hukuku kurumu iken koşullu salıverilme diğer bir deyişle şartlı tahliye ise hükümlünün cezasının bir kısmını bir ceza infaz kurumunda iyi halli olarak tamamladıktan sonra cezasının kalan kısmını toplum içerisinde ve sosyal hayata entegre bir şekilde tamamlamasına olanak veren bir ceza hukuku kurumudur. Denetimli serbestlik ve koşullu salıverilme arasındaki bir diğer fark ise denetimli serbestlik kurumunun hükümlü şüpheli ya da sanık durumundaki kişiye toplumla tekrar bütünleşebilmesi için gerekli her türlü hizmeti, programı ve kaynağı kapsıyor oluşudur. Denetimli serbestlik kurumunun bu özelliği de sanık ya da hükümlü durumundaki kimsenin toplum hayatına tekrar kazandırılması ve tekrar suç işlenmesi ihtimalinin azaltılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır. Ayrıca mahkumun koşullu salıverilme tarihi denetimli serbestlik yasasından yararlanması hususunda oldukça önemlidir. Şöyle ki, koşullu salıverilme tarihine 1 yıl kalan iyi halli bir hükümlü belirli şartların oluşması halinde denetimli serbestlik yasasından yararlanma imkanına sahiptir. Bununla beraber hükümlü müebbet hapis cezasına mahkum edilmiş ise cezasının 24 yılını bir ceza infaz kurumunda geçirmiş olması halinde koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanabilir. Bunun yanında, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilmiş olan bir hükümlü cezasının 30 yıllık kısmını bir ceza infaz kurumunda geçirmesi durumunda hükümlerinden yararlanabilir. Buna ek olarak, siyasi suçlar ya da örgütlü suçlar nedeniyle mahkum edilmiş olan bir hükümlü cezasının 3/4'lük kısmını bir ceza infaz kurumunda iyi halli olarak geçirmesi halinde koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanma olanağına sahiptir. Diğer suçlar nedeniyle mahkum olmuş hükümlüler mahkum edildikleri hapis cezasının toplam süresinin 2/3'ünü iyi halli olarak geçirmeleri durumunda koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanabilirler.


Şartlı Tahliye 2017

Şartlı tahliye 2017 yılında farklı hükümlere mi tabi olacak sorusu hiç kuşkusuz şartlı tahliye hakkında karşımıza en sık sorulan soruların başında gelmektedir. 2015 ve 2016 yılında yargının birçok alanında yapılan reformlar ve 2016 yılında OHAL süreci ile birlikte ceza hukuku alanında yapılan değişiklikler ve ceza indirimleri hiç şüphesiz toplumun belli bir kesiminde şartlı tahliye koşullarının hükümlüler lehine değişeceğine yönelik beklentilerin oluşmasına neden oldu. Bu durumun bir diğer sebebi de çeşitli basın yayın organlarında şartlı tahliye koşulları değişiyor şeklinde haberlerin yapılmış olması da gösterilebilir. Bütün bu beklentilerin bir sonucu olarak da şartlı tahliye 2017 yılında farklı hükümlere tabi mi olacak şeklinde birçok soru ile karşı karşıya kalmaktayız. Bu soruya verilecek olan en net cevap hayır şeklinde olacaktır. Her ne kadar 2016 yılındaki OHAL süreci ile birlikte birçok suç çeşidinden hüküm giymiş birçok insanın lehine düzenlemeler yapılmış olsa da şartlı tahliye hükümleri hakkında herhangi bir güncelleme en azından şu an için kanun koyucunun gündeminde bulunmamakta demek çok da yanlış olmayacaktır.


Koşullu Salıverme ve Denetimli Serbestlik

Koşullu salıverme ve denetimli serbestlik arasında ne farklar vardır sorusu koşullu salıverme ve denetimli serbestlik hususunda hiç kuşkusuz karşımıza en çok çıkan soruların başında gelmektedir. Bunun yegane sebebi bu iki ceza hukuku kurumunun yani koşullu Salıverme ve denetimli serbestlik kurumlarının birbirine benzer özellikler taşıyor olmasıdır. Bu açıdan bakıldığı zaman koşullu salıverme ve denetimli serbestlik arasında ne farklar vardır sorusuna cevap verebilmek için koşullu salıverme ve denetimli serbestlik kurumlarını teker teker açıklamak oldukça yararlı olacaktır. Öncelikle, koşullu salıverme cezasının bir kısmını bir ceza infaz kurumunda iyi halli olarak çeken bir mahkumun cezasının kalan kısmını kanunun ön gördüğü çerçevede belli kurallara uymak kaydıyla topluma entegre bir şekilde ve sosyal hayatın içinde çekmesine olanak tanıyan bir ceza infaz kurumudur. Bununla beraber, denetimli serbestlik ise mahkumun yasa tarafından belirlenen deneme süresi içerisinde kanun koyucunun belirlemiş olduğu şartlar çerçevesinde cezasını sosyal hayat içerisinde çekmesine imkan veren ceza hukuku kurumudur. Buna ek olarak, denetimli serbestlik ve koşullu salıverilme arasındaki bir diğer fark ise denetimli serbestlik kurumunun hükümlü şüpheli ya da sanık durumundaki kişiye toplumla tekrar bütünleşebilmesi için gerekli her türlü hizmeti, programı ve kaynağı kapsıyor oluşudur. Denetimli serbestlik kurumunun bu özelliği de sanık ya da hükümlü durumundaki kimsenin toplum hayatına tekrar kazandırılması ve tekrar suç işlenmesi ihtimalinin azaltılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.


Koşullu Salıverme Madde

Koşullu salıverme madde kaçta düzenlemektedir sorusuna verilecek olan en net cevap 5275 sayılı Ceza İnfaz Kanunu içerisinde koşullu salıverilme madde 107 içerisinde düzenlemektedir şeklinde olacaktır. Koşullu salıverilme diğer bir deyişle şartlı tahliye koşulları da aynı madde içerisinde düzenlenmektedir.


Koşullu Salıverme Dilekçe Örneği

Koşullu salıverme dilekçe örneği koşullu salıverme kavramı hakkında karşımıza sık sık gelen bir başka sorudur. Koşullu salıverme ile denetimli serbestlik kurumlarının etkileşim içinde olduğu ve birinin tarihinin diğerini etkilediği düşünüldüğü zaman denetimli serbestlik dilekçe örneğini de göstermek oldukça yerinde olacaktır. Buna göre denetimli serbestlik talep eden bir dilekçe aşağıdaki gibi olmalıdır.


İSTANBUL ANADOLU İNFAZ HÂKİMLİĞİNE


DOSYA NO : 2017/……… ESAS
KARAR NO : 2017/……… KARAR
İLAMAT NO : 2017/…….. İLAMAT
HÜKÜMLÜ : Mehmet Turan, T.C NO: ………………
Adres
VEKİLİ : Avukat Ahmet Bulut
DOSYA KONUSU: DENETİMLİ SERBESTLİKTEN YARARLANMA VE TAHLİYE TALEBİMİZDİR.


AÇIKLAMALAR


1- Şahsım, Bakırköy ( ) Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/... Esas ve 2017/... karar sayılı kararıyla cezalandırılmıştır.


2- Mahkeme kararının kesinleşmesi üzerine kararın infazı için 01.01.2017 tarihinde cezaevine teslim oldum, bu tarihten itibaren cezamın infazına başlanmıştır.


3-Cezaevinde kaldığım süre boyunca “iyi halli” olarak cezam infaz edildi. Bunun yanında, ceza süresince herhangi bir disiplin cezam bulunmamaktadır.


4- Şahsım sabit ikametgah sahibidir. Evliyim ve geçindirmek zorunda olduğum çocuklarım vardır. Ailem cezaevinde olmam sebebiyle maddi ve manevi zarar görmüştür.


5- İnfaz Hakimliğinizin somut durumumu ve “iyi halli hükümlü” durumumu değerlendirerek denetimli serbestlikten yararlanmam yönünde karar vermesini talep ediyorum.


SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıkladığım üzere şahsım denetimli serbestlikten yararlanmak için gereken tüm koşulları sağladığından, hakkımda İnfaz Hakimliğinizin uygun göreceği denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak tahliyeme karar verilmesini talep ederim. 01.08.2017


Hükümlü Mehmet Turan İmza


Şartlı Tahliye Yasası

Şartlı tahliye yasası 2017 yılında değişti mi sorusu belki de şartlı tahliye özelinde karşımıza en sık çıkan sorulardan biridir. Bu soruya cevap vermeden önce bu hususta yakın geçmişte yargı alanında gerçekleştirilen reformları incelemek oldukça yerinde olacaktır. 2015 ve 2016 yılında yargının birçok alanında yapılan reformlar ve 2016 yılında OHAL süreci ile birlikte ceza hukuku alanında yapılan değişiklikler ve ceza indirimleri hiç şüphesiz toplumun belli bir kesiminde şartlı tahliye koşullarının hükümlüler lehine değişeceğine yönelik beklentilerin oluşmasına neden oldu. Bu durumun bir diğer sebebi de çeşitli basın yayın organlarında şartlı tahliye koşulları değişiyor şeklinde haberlerin yapılmış olması da gösterilebilir. Her ne kadar 2016 yılındaki OHAL süreci ile birlikte birçok suç çeşidinden hüküm giymiş birçok insanın lehine düzenlemeler yapılmış olsa da şartlı tahliye hükümleri hakkında herhangi bir güncelleme en azından şu an için kanun koyucunun gündeminde bulunmamakta demek çok da yanlış olmayacaktır.

9 Şubat 2017 Perşembe

Şantaj Suçu ve Cezası

Şantaj nedir sorusuna verilecek birçok cevap mevcut olmakla birlikte son yıllarda kitle iletişim araçlarının artması ile birlikte daha sık görünür hale gelen şantaj suçu ne yazık ki çoğu zaman mağdurun şantaj konusu sebebiyle şikayette bulunmaması sonucu herhangi bir cezai yaptırım ile karşılaşmamaktadır. Bu durum da şantaj suçunun cezasını caydırıcı olmaktan uzak bir hale getirmektedir. Şantaj suçunun birçok farklı tanımı olduğuna değinmiştik. Peki şantaj suçu kısaca nedir? Şantaj suçu bir kimseyi haksız çıkar elde etmek saikiyle hukuka aykırı ya da yükümlülüğü bulunmayan bir eylemi yapmaya veya yapmamaya zorlama eylemi sonucu ortaya çıkan bir suç çeşididir. Bu suç çeşidinde fail mağduru yapmasını ya da yapmamasını istediği fiilin aksi bir davranışta bulunması halinde haysiyet ve şerefini küçük düşürecek bir bilgiyi ifşa etmekle tehdit etmektedir. Şantaj suçunun bu kadar geniş bir tanımı olması bu suçun her kesim tarafından yeteri kadar iyi anlaşılmasına engel olmakla beraber bu suç çeşidinin tehdit suçu ile karıştırılmasına neden olmaktadır. Bunun da bir sonucu olarak şantaj suçu özelinde birçok soru ile karşı karşıya kalmaktayız. Bu sorular  şantaj suçu şikayete bağlı mı şantaj davası ne kadar sürer şantaja karşı ne yapmalı şantaj suçu yargıtay kararı genel olarak ne yöndedir şantaj suçu şikayete bağlı mı şantaj nasıl yapılır mesajla tehditin cezası nedir şantaj nedir telefonla tehditin cezası nedir şeklindedir. 

Şantaj Nedir

Şantaj nedir sorusuna verilecek birçok cevap vardır. Bazen bir söz bazen bir hareket bazen bir mesaj bazen bir mail bu kadar çeşitlenen iletişim imkanları düşünüldüğü zaman şantaj suçunun tek bir tanımı olmasını beklemek mümkün değildir. İşte bu sebeple şantaj suçu nedir sorusuna Türk Ceza Kanunu içerisinde yer alan şantaj suçu tanımından hareketle cevap vermek oldukça yerinde olacaktır. Buna göre hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlayan kişi şantaj suçu işlemiş olur. 

Şantaja Karşı Ne Yapmalı

Şantaja karşı ne yapmalı sorusu belki de şantaj suçu ile ilgili karşımıza çıkan en önemli soru olarak gösterilebilir. Şantaj suçu şikayete tabi bir suç değildir. Bu durumun en önemli sebebi olarak şantaj suçunun tehdit suçunun özel bir şeklini oluşturuyor olması gösterilebilir. Şantaj suçunun şikayete tabi bir suç olmamasının bir sonucu da şantaj suçunun kovuşturulmasının ve soruşturulmasının re'sen yapılmasıdır. Başka bir ifadeyle, şantaj suçunun takibi resmi makamlar tarafından öğrenildikten sonra kendiliğinden yapılır yani şantaj suçu mağdurunun herhangi bir şikayette bulunması gerekmez. Buradan hareketle, şantaj suçu savcılık tarafından kendiliğinden takip edilir. Ancak suç resmi makamlar tarafından bilinmiyor ise şantaj suçu mağduru olan kişinin yaşadığı yerdeki Cumhuriyet Savcılığı'na durumu bir dilekçe yazmak suretiyle bildirmesi gerekmektedir. Bu süreçte bir avukattan yardım almak hayatı öneme haizdir. Fakat bu noktada dikkat edilmesi gereken husus şantaj suçu içeren unsurların (mesaj, mail, mektup vs) ispat açısından silinmemesi ve şikayet dilekçesine eklenmesidir. Şantaj suçu şikayet sürecinde dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise şikayet açısından sınırlayıcı bir sürenin bulunmamasıdır. Buna karşın şantaj suçunda dava zamanaşımı süresi mevcuttur. Bu süre 8 yıldır. Yani şantaj suçu mağduru olan kişi bu suçu 8 yıl içinde resmi makamlara bildirmelidir. Bu 8 yıllık dava zamanaşımı süresi dolarsa şantaj suçu ile ilgili soruşturma yapılamaz. 

Şantaj Nasıl Yapılır

Şantaj nasıl yapılır sorusuna verilecek olan en net cevap Türk Ceza Kanunu içinde yer alan şantaj suçu tanımında verilmiştir. Buna göre hakkı olan ya da yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından ya da yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya ya da yapmamaya veya haksız çıkar sağlamaya zorlamak şeklinde tanımlanan şantaj suçu Türk Ceza Kanunu'nun 107. Maddesinde tanımlanmaktadır. 

Mesajla Tehditin Cezası

Mesajla tehdit belki de şantaj suçunun en çok eklemleştiği eylemlerden birisidir. Bütün işlemlerin internet ve akıllı telefonlar üzerinden yapıldığı günümüzde mesajla tehdit etmek şantaj suçunun da tehdit suçunun da en yaygın şeklini oluşturmaktadır. Şunu belirtmek gerekir ki mesajla tehditin normal tehdit suçundan herhangi bir farkı bulunmamaktadır. Aynı durum şantaj suçu için de geçerlidir. Çünkü sanal ortamda yapılan eylemler ile gerçek hayatın olağan akışı içince yapılan eylemlerin cezai yaptırım açısından suç niteliği taşımaları halinde herhangi bir farkı bulunmamaktadır. Ancak mesajla tehdit  ya da mesajla şantaj suçlarının ispatı daha kolaydır. Bu açıdan failin cezai yaptırım ile karşılaşması daha olasıdır demek doğru olacaktır. 

Telefonla Tehditin Cezası

Telefonla tehditin cezası nedir sorusu en çok karşımıza çıkan soruların başında gelmektedir. Bu durumun nedeni hiç kuşkusuz birçok insanın normal hayatta gerçekleştirmekten çekindikleri eylemleri telefonla ya da internet ile iletişim imkanı veren bir cihazla yapmasıdır. Ancak şunu belirtmek gerekir ki telefonla tehdit ile normal tehditin cezai yaptırım bakımından herhangi bir farkı bulunmamaktadır. Başka bir deyişle, telefonla tehdit eden bir kişi ile gerçek hayatta tehdit eden bir kişi aynı cezayı alacaktır. Bu ceza da tehdit suçunun basit hali söz konusu ise mağdurun şikayeti üzerine 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası olmakla birlikte tehdit suçunun nitelikli hali için 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıdır. Telefonla Tehditin cezası ile ilgili dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan birisi hiç şüphesiz tehdit suçu mağduru olan kişinin tehdit suçunun varlığını kanıtlamak adına fail ile olan konuşmasını izinsiz olarak kaydetmemesi gerekliliğidir. Çünkü böyle bir eylem mevcut suç için kanıt toplamak için başka bir suça sebebiyet verebilmektedir. 

Şantaj Davası Ne Kadar Sürer

Şantaj davası ne kadar sürer sorusu şantaj suçu ile ilgili olarak karşımıza en sık çıkan soruların başında gelmektedir. Bunun sebebi insanların diğer birçok suça göre nispeten daha hafif olarak gördüğü bu suç için mahkemelerin uzun dava süreçleri ile uğraşmak istememeleri olarak gösterilebilir. Ancak şantaj davası ne kadar sürer sorusunun net bir cevabı ne yazık ki bulunmamaktadır. 

Şantaj Suçu Yargıtay Kararı

Şantaj suçu Yargıtay kararı genel olarak ne yöndedir sorusuna verilecek olan cevap Yargıtay'ın geçmiş içtihatlarına bakılarak bulunabilir. Buna göre Yargıtay'a intikal eden bir çok davada yerel mahkemenin verdiği cezanın Yargıtay tarafından delil yetersizliği, hukukun genel ilkeleri gibi sebeplerle hafifletildigi ya da tamamen ortadan kaldırıldığı görülmektedir.Tabi ki geçmiş içtihatlar arasında Yargıtay'ın yerel mahkemenin kararını onadığı içtihatlar da bulunmaktadır. 






7 Şubat 2017 Salı

Hapis Cezasının Ertelenmesi

Hapis cezasının ertelenmesi mahkumiyeti kesinleşmiş olan hükümlüler ve yakınları için hiç şüphesiz en büyük umut kaynağıdır. Cezanın infazından vazgeçilmesini sağlayan bu ceza hukuku kurumu kanun koyucunun öngörmüş oldugu bazı şartların bir arada gerçekleşmesi durumunda hükümlünün belli bir süreyi iyi halli olarak geçirmesi sonrasında cezanın infaz edilmiş sayılması sonucunu doğurur. Bu ceza hukuku kurumunun belli şartlar gerektiriyor olması bu hususta bazı kavram karmaşalarına mahal vermektedir. Bu kavram karmaşalarını ortadan kaldırmak için hapis cezasının ertelenmesi kurumu ile ilgili karşımıza sık sık çıkan soruları teker teker yanıtlamak oldukça faydalı olacaktır. Bu sorular genel olarak kesinleşmiş hapis cezası paraya çevrilir mi kesinleşmiş cezanın ertelenmesi nasıl olur infazın ertelenmesi nedir ceza erteleme sonrası tekrar suç işleme durumunda ne olur infazın ertelenmesi dilekçe örneği nasıl yazılır cezanın ertelenmesi sabıka kaydı açısından ne sonuç doğurur mahkeme neden ertelenir cezanın ertelenmesi temyiz edilebilir mi

Kesinleşmiş Hapis Cezası Paraya Çevrilir Mi

Kesinleşmiş hapis cezası paraya çevrilir mi sorusuna cevap vermeden önce hapis cezasının ertelenmesi kavramını açıklamak oldukça yerinde olacaktır. Verilmiş olan bir hapis cezasının kanun koyucunun belirlı şartların meydana gelmesi sonucunda infaz edilmeksizin hükümlünün belli bir denetim süresine tabi olması durumu hapis cezasının ertelenmesi olarak ifade edilir. Peki kesinleşmiş hapis cezası para cezasına çevrilir mi? Bu soruya verilecek en net cevap süresi 1 yılı aşmayan hapis cezalarının para cezasına çevrilmesi mümkündür şeklinde olacaktır. Başka bir deyişle, süresi 1 yılı aşan hapis cezalarının hiçbir şekilde para cezasına çevrilmesi mümkün değildir. Ancak bu noktada dikkat edilmesi gereken husus hüküm hapis cezası olarak verildikten sonra kesinleşirse yine hapis cezasını para cezasına çevirmek mümkün olmamaktadır. 


Kesinleşmiş Cezanın Ertelenmesi 

Kesinleşmiş cezanın ertelenmesi nasıl olur sorusuna verilecek en güzel cevap süre olarak 2 yıl ya da daha az süreli hapis cezalarının ertelemek mümkündür şeklinde olacaktır. Fakat bu noktada dikkat edilmesi gereken husus sanığın hapis cezasının ertelenmesi için daha önce kasıtlı bir suç dolayısıyla bu 3 aydan fazla hapis cezası almamış olması gerekliliğidir. Ancak bu şarta ek olarak sanığın yargılama süreci boyunca mahkeme heyetinde pişman olduğu yönünde bir izlenim ve buna binaen bu mahkum bir daha suç işlemez kanısının oluşması gerekmektedir. Ayrıca suç sebebiyle oluşan zararın tazminat hapis cezasının ertelenmesi için bir şart olarak öne sürülebilir. Peki hapis cezası ertelenince ne olur? Hapis cezası ertelenen hükümlü 1 ile 3 yıl arasında bir denetim süresine tabi olur. Bu denetim süresi içerisinde benzer bir suçu tekrar işlerse ya da kendisine getirilmiş olan yükümlülüklere aykırı bir tavır sergilerse cezasının bir kısmının ya da tamamının infaz edilmesine karar verilebilir. 

İnfazın Ertelenmesi

Öncelikle, infazın ertelenmesi nedir sorusuna verilecek olan cevap yargı mercileri tarafından verilmiş olan bir hapis cezasının uygulanmasının ertelenmesi durumu şeklinde olacaktır. Bu tanımı açacak olursak infazın ertelenmesi daha önce kasten işlenmiş bir suç sebebiyle 3 aydan fazla mahkum olmamış ve mevcut durumda 2 yıldan fazla hapis cezası almamış olan mahkumlar için hapis cezasının mahkeme tarafından ertelenmesi durumu olarak açıklanabilir. Ancak bu noktada dikkat edilmesi gereken husus bu 2 yıllık sürenin 65 yaşından büyükler için ve buna ek olarak 18 yaşından küçükler için 3 yıla kadar çıkabilmesidir. Bir başka deyişle, mevcut durumda 2 yıldan fazla hapis cezasına mahkum olmamış olan ve daha önce kasten işlenmiş bir suç sebebiyle 3 aydan fazla mahkum olmamış 18 yaşının altındaki ve 65 yasin üstündeki kişiler için hapis cezasının ertelenmesi mümkündür. 

Ceza Erteleme Sonrası Tekrar Suç İşleme 

Ceza erteleme sonrası tekrar suç işleme ne sonuç doğurur sorusuna verilecek 2 cevap vardır. Yani ceza erteleme sonrası tekrar suç işleme 2 farklı sonuç doğurur. Bunlardan ilki ertelenmiş olan cezanın infaz edilmesidir. Bu infaz tamamen uygulanabileceği gibi kısmen de uygulanabilir. Bu sonuçlardan ikincisi ise son işlenen suçta infazın ertelenmesi imkanından yararlanamamaktır. Yani bu durumda son işlenen suç infazın ertelenmesi şartlarına uygun olsa bile infazın ertelenmesi söz konusu olmaz. 


İnfazın Ertelenmesi Dilekçe Örneği 

Bize en çok yönelen soruların başında hiç şüphesiz infazın ertelenmesi dilekçe örneği nasıl yazılır sorusu gelmektedir. Buradan hareketle infazın ertelenmesi dilekçe örneği aşağıdaki şekilde olmalıdır. 

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA

İNFAZIN ERTELENMESİNİ İSTEYEN (SANIK):

SANIK VEKİLİ:

DAVACI: Kamu 

MÜDAHİL: 

SUÇ: Hırsızlık 

TALEP NEDENLERİ: 
1. Müvekkilim ... , .... Asliye Ceza mahkemesinin .../.../... tarihli esas ve ... ilamı ile ... yıl hapis cezasına mahkum edilmiştir. Söz konusu karar tarafımızca temyiz edilmiş ancak Yargıtay ... Ceza Dairesi tarafından onanmış ve .../.../... tarihinde kesinleşmiştir. Müvekkilime verilen ceza infaz aşamasına gelmiştir. 

2. Ancak müvekkilim ekte sunmuş olduğumuz doktor raporlarından da görüleceği gibi ilerleyen yaşı ve buna bağlı ortaya çıkmış olan hastalıkları sebebiyle cezanın infaz edilmesi müvekkilim açısından hayati bir tehlike meydana getirecektir. 

3. Bu sebeple müvekkilim hakkında iş bu infazın ertelenmesi talebinde bulunmak zorunluluğu ortaya çıkmıştır. 

SONUÇ VE TALEP: Yukarıda belirtilen nedenlerle müvekkilim hakkında kesinleşen ve infaz aşamasına gelen cezanın CMK m. 399 hükümleri gereğince ertelenmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. 

.../.../...
Sanık Vekili 
Av.
EK:
1. Onanmış vekâletname örneği 
2. Doktor raporları 


Cezanın Ertelenmesi Sabıka Kaydı 

Cezanın ertelenmesi sabıka kaydı açısından ne sonuç doğurur sorusuna verilecek olan en net cevap kişinin ertelenmiş suçu sonrasında 5 yıl boyunca başka herhangi bir suç işleme mesi durumunda sabıka kaydına suç işlemez. Bir başka deyişle, ertelenmiş mahkumiyet sonrasında kişi 5 sene boyunca bir suç işlemez ise suç hiç işlenmemiş gibi sonuç doğurur ve sabıka kaydında herhangi bir değişiklik yapılmaz.

Cezanın Ertelenmesi Temyiz

Öncelikle, cezanın ertelenmesi temyiz edilebilir mi sorusundan kastedilen şeyin ertelenmesi söz konusu olan cezanın ertelenmesine itiraz durumu olduğunu belirtmekte fayda var. Cezanın ertelenmesine itiraz etmek mümkündür. Cezanın ertelenmesi temyiz edilebilir mi sorusuna verilecek olan ilk cevap evet şeklinde olacaktır. Şöyle ki istinaf mahkemesine yapılacak olan bir başvuru ile birlikte istinaf mahkemesi yerel mahkemenin verdiği kararı hem olay hem de şekil bakımından denetime tabi tutar. Ve buradan hareketle yerel mahkemenin kararı doğrultusunda ya da aksine yeni bir karar verir. Ancak bu noktada dikkat edilmesi gereken husus istinaf mahkemesinin vermiş olduğu bu kararın da temyize açık olduğu gerçeğidir. Başka bir ifadeyle, istinaf mahkemesinin vermiş olduğu karar Yargıtay'da temyiz edilebilir ve bu suretle nihai karar ilan edilmiş olur.