27 Nisan 2016 Çarşamba

Dolandırıcılık Suçu Cezası

Özellikle teknoloji çağında bulunduğumuz şu günlerde gelişen teknolojinin olumsuz bir sonucu olarak dolandırıcılık suçu daha yaygın işlenen bir suç çeşidi olarak karşımıza çıkmaktadır. Peki dolandırıcılık suçu nedir, dolandırıcılık suçu ne demek? Öncelikle kısaca tanımlamak gerekirse dolandırıcılık suçu TCK'nın 157. maddesinde de belirtildiği gibi kişinin bir kimseyi hileli davranışlarla kandırarak, o kişiyi zarara uğratmak suretiyle kendisine ya da bir başkasına haksız çıkar sağlama fiilidir. Bu tanımdan da anlaşılabileceği üzere dolandırıcılık suçundan bahsedilebilmesi için yapılan eylemin hileli bir davranış içermesi ve bu davranış sonunda karşı tarafın zarara uğraması ve failin haksız bir çıkar elde etmiş olması gerekmektedir. Öte yandan, hileli davranışın tanımı da gelişen teknoloji ile beraber daha da genişlemiştir denilebilir. Örneğin online banka dolandırıcılığı suçu teşkil eden bazı fiillerin doğrudan doğruya kanunda geçen dolandırıcılık tanımına uyup uymadığı tartışmalı bir konudur. Şunu belirtmek gerekir ki, özellikle son yıllarda bu suç çeşidinin gerek yasal boşluklar sebebiyle gerek teknolojik olanakların artması nedeniyle arttığı ve daha gözle görülür bir hale geldiği bir gerçektir. Bu noktada birçok insanın kafasında dolandırıcılık suçu cezası ne kadar, dolandırıcılık suçu şikayet süresi ne kadar, dolandırıldım ne yapmalıyım, dolandırıcıların yeni yöntemi nedir, dolandırıcılık suçu zaman aşımı süresi ne kadar, dolandırıcılık suçu şikayet dilekçesi nasıl yazılır gibi sorular dolaşmaktadır. Öncelikle, dolandırıcılık suçu cezası ne kadar sorusuna TCK açık ve net bir biçimde cevap vermektedir. Buna göre, dolandırıcılık suçu işlemiş kimse 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasına çarptırılır. Ancak burada bahsi geçen ceza dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık halini almadığı durumlar için geçerlidir. Başka bir deyişle, dolandırıcılık suç bir takım sebeplerden dolayı nitelikli dolandırıcılık suçu halini alabilir ve bu durumda söz konusu ceza arttırılır. Peki dolandırıcılık suçu zaman aşımı süresi ne kadar? Bu sorunun cevabı 8 yıldır. Yani dolandırıcılık mağduru olan kimse 8 yıl içinde savcılığa şikayette bulunmak durumundadır. Burada dikkat edilmesi gereken husus, söz konusu 8 yıllık zaman aşımı süresinin dolandırıcılık suçunun en basit hali için geçerli olduğudur. Başka bir ifadeyle, dolandırıcılık suçu için herhangi bir şikayet süresi bulunmamakla beraber bu suçun en basit hali için 8 yıllık bir süre söz konusudur. Bunun yanında, dolandırıcılık suçunu nitelikli dolandırıcılık suçu haline getiren ve bu sebeple cezasını arttıran fiillerde bulunmaktadır. Bu sebeple, nitelikli dolandırıcılık nedir sorusuna cevap vermek oldukça faydalı olacaktır.


Nitelikli Dolandırıcılık Suçu TCK

Öncelikle nitelikli dolandırıcılık nedir sorusuna verilecek cevap dolandırıcılık suçunun kanunda belirtilen sebeplerden dolayı daha fazla cezayı gerektiren bir çeşididir şeklinde olacaktır. Kanunda belirtilen bu haller yani dolandırıcılık suçunu nitelikli dolandırıcılık haline getiren durumlar kanunda açık ve net bir biçimde ortaya konmuştur. Buna göre, dolandırıcılık suçunun dini inanç ve duyguların suistimal edilmesi suretiyle işlenmesi halinde fail 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 gün adli para cezasına çarptırılır. Dini duyguların ya da inanç sistemlerinin istismar edilerek bir dolandırıcılık aracı olarak kullanılması ne yazık ki günümüzde de özellikle küçük ölçekli yerleşim birimlerinde karşımıza çıkmaktadır. Bu duruma verilebilecek en genel örnek hiç şüphesiz ki çeşitli sıkıntılara çare bulduğunu öne süren ancak objektif olarak hiçbir bilimsel dayanağı olmayan ''hocalar'' olarak gösterilebilir. Buna ek olarak, toplumda büyücüler olarak bilinen insanlar da doğrudan dini olmasa da insanların inançlarını istismar etmek suretiyle kendilerine haksız kazanç sağlamaktadırlar ki bu fiil de nitelikli dolandırıcılık suçu teşkil etmektedir. Dinin veya dini inançların istismar edilmesi suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan bahsedilebilmesi için failin mağdurun dini inançları üzerinden mağduru kandırarak kendisine haksız kazanç sağlamış olması gerekmektedir. Buna ek olarak, failin mağdurun içinde bulunduğu zor ya da tehlikeli şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık fiilini işlemesi durumunda da verilecek olan ceza 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası şeklinde olur. Bu durum fiil şantaj suçu ile benzer özellikler gösterse de temel farklılık şantaj ve tehdit suçlarında mağdurun iradesinin zorla değiştirilmesi iken nitelikli dolandırıcılık suçunda ise mağdurun aldatılarak kendi iradesini irade sakatlığı olmaksızın ortaya koymasıdır. Bununla beraber, failin mağdurun algılama yeteneğindeki zayıflıktan faydalanmak suretiyle dolandırıcılık suçu işlemesi halinde yine bir nitelikli dolandırıcılık suçu söz konusu olur ve buna istinaden verilecek ceza yine 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası şeklinde olur. Bu durumun yaygın örnekleri arasında akıl hastalığı, akıl zayıflığı gösterilebilir. Buna ek olarak mağdurun yaşının küçük olması da aynı sonucu doğurur. Ayrıca, mağdurun bir kaza sebebiyle algılama yeteneklerinin zayıflaması da nitelikli dolandırıcılık suçu teşkil etmektedir. Bunun yanında, kamu kurum ve kuruluşlarının, meslek kuruluşlarının, siyasi parti, dernek ve vakıf gibi çeşitli tüzel kişilerin araç olarak kullanılması suretiyle işlenen dolandırıcılık suçu da nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmektedir. Dolayısıyla bu durumda da verilecek ceza 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası şeklinde olacaktır. Bu durumun en yaygın örneği hiç şüphesiz evrakta sahtecilik olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun yanında, kamu kurumlarının nüfuzundan yararlanarak sahte kimlik çıkarmak ta sıkça görülen bir suç çeşidi olarak karşımıza çıkmaktadır. Buna ek olarak, kamu kurum ve kuruluşunun zararına sebep olarak dolandırıcılık suçu da nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmektedir. Bu durumda da ceza arttırılır ve söz konusu ceza 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. Bu çeşit bir suçun varlığından söz edilebilmesi için failin kamu kurumunu doğrudan zarara sokarak kendisine haksız çıkar sağlamış olması gerekmektedir. Bu durumun en yaygın örneği kamu kurumundan hakkı olmayan parayı almak ya da borcunu ödememek olarak gösterilebilir. Bunun yanında, kişinin herhangi bir amaç için kendisini ''çalışıyormuş göstermesi'' de bu suçun bir başka örneği olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca, bilişim sistemlerinin, banka ya da kredi kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenen dolandırıcılık suçu da nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmektedir. Ve bu sebeple, söz konusu fiilin cezası yine 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. Bu suç çeşidine gösterilebilecek en yaygın örnek hiç şüphe yok ki online banka dolandırıcılığı suçlarıdır. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus kredi ya da banka kartının çalınması, kredi veya banka kartının kopyalanması, banka veya kredi kartı bilgilerinin ele geçirilmesi suretiyle mağdurun hesabından para çekilmesi fiili nitelikli dolandırıcılık suçu değil Türk Ceza Kanunu'nun 245. maddesinde yer alan Banka veya Kredi Kartının Haksız Kullanılması suçu kapmasına girdiğidir. Bunun yanında, Facebook, Twitter, Whatsapp, Instagram gibi çeşitli sosyal medya platformları üzerinden bir mal ya da herhangi bir hizmet karşılığında para talep etmek te bu suç türüne yani nitelikli dolandırıcılık suçuna bir örnek olarak gösterilebilir. Bununla beraber, basın yayın organlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenen dolandırıcılık suçları da nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmekte olup, yine cezası 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. Bu suça bir örnek vermek gerekirse, son yıllarda oldukça sık karşılaştığımız çeşitli medya kuruluşlarında daha üstün özelliklere sahip ürünleri tanıtmak suretiyle tüketiciyi kandıran ve bu yolla haksız kazanç elde eden bazı satıcıları gösterebiliriz. Bunun yanında, satıcı ya da şirket yöneticisi sıfatıyla şirket adına hareket eden kişilerin şirket adına giriştikleri faaliyetleri araç olarak kullanmak suretiyle işledikleri dolandırıcılık suçu da nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmektedir. Bu durumda da ceza 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. Buna ek olarak, serbest meslek sahibi kimselerin kendilerine duyulan güveni suistimal etmek suretiyle kendisine ya da bir başkasına haksız kazanç sağlaması fiili de nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmektedir. Ve bu sebeple bu suçun cezası da 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası şeklinde öngörülmektedir. Ayrıca banka ya da diğer kredi kuruluşları tarafından tahsis edilmemesi gereken bir krediyi açılmasını sağlamak fiili de nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmekte olup öngörülen cezai yaptırım 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. Bununla birlikte, sigorta bedelini almak amacıyla yapılan dolandırıcılık fiili de nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamına girmektedir. Bu nedenle yine 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası hükmolunur. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder